Kişisel ağ günlüğümün ilk sözcükleriyle herkese merhaba. Bu yazı ilk kişisel günlüğümün ilk konusudur. Bu sebeple birazcık özenerek yazmaya çalışacağım.
Blog nedir? Niçin bir blog yazmaya karar verdim? Şimdiki yazım, bu ilk ve benim için değerli yazımda bu sorulara cevap niteliğinde olacak. Blog, Türkçe karşılığı olarak ağ günlüğü anlamına gelir. Edebiyatımızdaki edebî türlerden biri olan "günlük"lerden kısmen farklı tarafları vardır. Bizlerin klâsik anlamda bildiği günlükler şair,yazar ya da sıradan kişilerin günlük hayatlarının önemli kesitlerini anlattıkları edebî türdür. Türk Dil Kurumu günlük kelimesinin bizim istediğimiz anlamını "Günü gününe tutulan anı yazısı veya bu yazıları içine alan eser, günce." şeklinde açıklar. Birçok kişi geçmişte ve kısa süreli de olsa günlük tutmuştur ya da tutmayı denemiştir. Eğer kişi o gün çok farklı bir şey yaşamamışsa günlüğünde rutin olaylardan,o günkü duygu ve düşüncelerinden bahseder ve kapatır. Kimileri günlüğünün özel olduğuna inanır ve kimselerle paylaşmak istemez. Kimileri ise fırsat buldukça yakınlarına günlüklerini okutmaktan çekinmezler(normal olanı bu olsa gerek).
Yukarıda bahsettiklerimiz klâsik anlamda belleğimizde yer etmiş olan günlükler hakkında idi. Şimdi bahsedeceklerim sanal ortamda kişilerin tuttukları günlük anlamına gelen bloglar(ağ günlükleri).Dikkat ederseniz günlük kelimesi "ağ" önadını almıştır. Bu şekilde adlandırılmasının sebebi de, internet ağının olduğu her yer de blogların çok kolay bir şekilde görüntülenebilmesidir. Günümüze baktığımızda insanlar artık kağıdı kalemi ellerine alıp bir şeyler yazmaktansa, bilgisayar tuşlarını kullanarak yazmaktan daha çok haz alıyor. Özellikle blog hizmeti sağlayan birçok aracı websitesinin kolaylıklar sunmasıyla kişiler hemen hemen sıfır kod bilgisiyle kendilerine özel bir blog açıp buralarda kişisel iletilerini paylaşabiliyorlar. Yine kişi dilerse blogunu bu hizmet sağlayıcı websitelerine talimat verdiği takdirde dünyaca ünlü "Google,Yahoo,MSN vb. " arama motorlarına kaydettirebilmektedir. Bu şekilde ziyaretçiler kişinin bloguna ait herhangi bir anahtar kelimeyi arama motorlarına yazarak kolaylıkla milyonlarca blog arasında istediği bu bloga ulaşabilmektedir.
Blog(ağ günlüğü) nitelik olarak klasik günlüklerden farklıdır.Amaç itibariyle aynı olsa da gerek paylaşım kapasitesi gerekse yazım yoğunluğu açısından farklılıklar arz eder. Klasik günlüklerde genellikle başınızdan geçen olaylara dair duygu ve düşüncelerinize yer verirsiniz.Ve bu günlüklere yansıyan deneyimlerinizden faydalanabilecek kişi sayısı çok azdır(aile,arkadaş,akraba,yakın çevre...) Kaldı ki birçok kişi günlük tutarken birilerine tecrübelerini aktarma gayesi gütmez.
Bloglara baktığımızda ise, blog yazarı, yazmakla hem kişisel yazma ihtiyacını giderir hem de yazdıklarını internet ağı yardımıyla milyonlarca kişiyle çok rahat paylaşabilir. Görüleceği üzere günlükler ile bloglar arasındaki temel fark yazılış amacı ve paylaşım kitlesidir.
Blogunuzda her şeyi paylaşabilirsiniz: başınızdan geçen bir olay,insanların fikir sahibi olmasını istediğiniz bir konu,gündeme ilişkin yorumlarınız,bir video,müzik ... Kısacası aklınıza gelen her şey.
Bu şekilde bahsettiğimizde kimilerinin aklına facebook,twitter,friendfeed gibi ünlü sosyal paylaşım siteleri gelmiş olabilir. Çünkü yukarıdaki bahsettiğimiz etkinliklerinin bir çoğunu insanlar bu tarz siteler aracılığıyla da yapabiliyor. Fakat blog ile sosyal paylaşım siteleri tamamen farklı şeylerdir. Blog sizin aynanızdır, yazarken o yazdıklarınızdan belki de binlerce kişinin istifade edeceğini bilirsiniz. O şekilde özenirsiniz. Blog size özel bir şeydir. Fakat bu tarz sosyal paylaşım sitelerinde yazdıklarınız çok kısa bir zaman zarfında okunur ve alt sıralara düşer silinir. Şu şekilde de düşünebilirsiniz: Herkesin yazabildiği bir tahta mı daha kıymetli olur yoksa sadece sizin yazabildiğiniz bir tahta mı?
Yazmak en az okumak kadar değerli ve gerekli bir etkinliktir. Kişiler eğer okuduklarını öğrendiklerini yazmaz ve paylaşmaz iseler bu okuma etkinliği, kişinin kişisel gelişime o kadar daha az tesir edecektir. Kişi bildiklerini,öğrendiklerini yazıp paylaştığı sürece kendisini geliştirebilir.
Eğer siz de bir blog(ağ günlüğü) tutmaya karar verirseniz. Sizlere, çok kolay bir şekilde blog tutabileceğiniz bir kaç tane web hizmeti sağlayıcı websitesini tanıtmak isterim.
- http://www.blogger.com Google'ın dünyaca ünlü reklamsız ve kaliteli bir blog hizmetidir. Bu hizmetten yararlanmak için, Google'dan ücretsiz olarak bir hesap açtırıp blogger.com adresinize bu hesap bilgileriyle giriş yapmak yeterli. Daha sonra uygun olan bir isim seçerek blogunuzu oluşturmaya başlayabilirsiniz. Bu hizmet sayesinde "http://isminiz.blogspot.com" alan adında bir blogunuz olabilir. Yönetimi ve düzenlenmesini çok kolay bir şekilde kavrayabilirsiniz.
- http://www.blogcu.com Bir Türk şirketine ait olan bu hizmetle de aynı işi görebilirsiniz. Fakat eğer blogunuzda reklam görünmesini istemiyorsanız bu servisi sizlere önermem. isminiz.blogcu.com adında bir blogununuz oluyor fakat blogunuzun her sayfasının üst kısmında dikdörtgen şeklinde koca bir reklam çıkıyor.
Bugünlük bu kadar. Sonraki yazılarımda o gün kafama ne eser ise onu paylaşacağım. Asla, bilgi sahibi olmadığım konularda yazmam. Çünkü yazdıklarımı uzun vadede birçok kişinin okuyacağının farkındayım. Birilerini yanlış bilgilendirmek kadar kötü bir durum olmasa gerek. Şimdilik hoşçakalın. ;)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder